Anayasa’nın tüm yurttaşlara tanıdığı toplumsal gösteri, yürüyüş ve basın açıklaması gibi haklar, olağanüstü hal (OHAL) koşullarıyla yaratılmış düzenlemelerle çiğnenmeye devam ediliyor. Son olarak 1 Haziran’da İstanbul’da ve 2 Haziran’da Ankara’da Gezi Parkı eylemleriyle ilgili anma eylemleri polis şiddetine sahne oldu. Polisler, eylemleri takip eden gazetecilere de saldırdı.
İstanbul’da basın mensupları, gözaltı, görüntü engellemesi ve fiziki müdahaleye maruz kalırken, Ankara’da da foto muhabiri meslektaşımız Adem Altan, gözaltı işlemlerinin fotoğrafını çektiği sırada bir sivil polis memuru tarafından fiziki şiddet uygulanarak engellendi. Altan’ın itilerek yere düşürülmesi, düşerken fotoğraf makinesinin zarar görmesi görüntülerle kayda geçti.
Toplumsal olaylarda polislerin, güvenliği sağlamak bir yana güvenlik sorununun asıl kaynağına dönüştüğünün son örneği olan İstanbul ve Ankara’daki olaylar, açıkça hukuksuzluktur. Gazetecilerin işlerini yaparken engellenmesi ve darp edilmesi, tartışmasız Anayasa ve yasalara aykırıdır, suçtur.
Bu suçu işleyen polis memurlarına derhal görevlerinden el çektirilmelidir. Aksi takdirde suçu, şiddeti uygulayan polislerle sınırlı görmediğimiz, tüm Emniyet teşkilatına hakim bir anlayış olarak değerlendirdiğimizi bildiririz.
Çağdaş Gazeteciler Derneği Yönetim Kurulu
