Demokrasilerin öncelikli araçlarından seçimle iş başına gelen AKP, geçen yılların ardından, düşünce ve ifade özgürlüğünü savunan toplumun çeşitli kesimlerini, baskı ve sindirme politikalarıyla susturmak, ‘yok etmek’ istemektedir. ‘Yok etme’ politikalarına, hafta sonu yapılan kongrelerinde eski genel başkanları, mevcut Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın mesajını, tüm salon ayakta dinleyerek II. Dünya Savaşı’nın faşist liderlerinden Adolf Hitler anlayışından aldıklarını tartışmasız bir şekilde ortaya koyan AKP, son olarak, aralarında derneğimizin Genel Başkanı Ahmet Abakay’ın da bulunduğu 9 gazeteciyi, soruşturmayla susturmak istemektedir.
Özgür Gündem gazetesine yönelik baskılara karşı dayanışma için, sembolik olarak bir günlüğüne Özgür Gündem gazetesinin genel yayın yönetmeliğini yapan bu isimlere karşı, “Terör örgütü propagandası” suç isnadıyla yürütülen soruşturma, çok iyi bilinmelidir ki Çağdaş Gazeteciler Derneği üyeleri için suç değil, ‘basın özgürlüğü’ nişanıdır.
Suçlamayı yapanlar ve arkasındaki siyasi iradenin unuttuğu bir gerçeği bu vesileyle bir kez daha hatırlatmak gerekiyor. Çağdaş Gazeteciler Derneği, Türkiye tarihinin 1980 Askeri Darbesi’ne gidilen, her türlü baskı ve sindirme politikalarının uygulandığı yıllardan 1978’de, bu tür ‘yok etme’ politikalarına karşı, ‘düşünce ve ifade özgürlüğü savunusu’ çatısı altında kurulmuş gazetecilik meslek örgütüdür. Korkutma ve sindirme politikalarına karşı kurucularımızın sahip olduğu örgütlenme ve dayanışma iradesi, 1980’ler, 1990’lar ve 2000’li yıllardan teslim alınarak, bugünlere kadar devam etmektedir. Derneğimizin Genel Başkanı Ahmet Abakay da bu dayanışma ve ‘basın özgürlüğü’ idaresinin en somut temsilcilerinden biridir. 1980 Askeri Darbesi sonrası faşist Kenan Evren yönetimine karşı Aziz Nesin ile ‘Aydınlar Dilekçesi’ne öncülük eden Genel Başkanımız Ahmet Abakay’a yönelik açılan bu soruşturma, ne kendisini ne de Çağdaş Gazeteciler Derneği’nin iki bine yakın üyesinden birini korkutmaz, sindiremez.
Genel Başkanımız Ahmet Abakay’a karşı açılan soruşturmanın; davaya dönüşmesi halinde de davanın ‘düşünce ve basın özgürlüğü davası’, dayanışmamızın da ‘düşünce ve basın özgürlüğü dayanışması’ olduğu Çağdaş Gazeteciler Derneği tarafından her platformda ortaya konacaktır.
ÇAĞDAŞ GAZETECİLER DERNEĞİ